Alzheimer beynin bazı bölgelerinde nöron kaybına yol açan, metabolik aktiviteyi azaltan, buna bağlı olarak
hatırlamayı,
konuşmayı,
duyguları etkileyen, sinsi başlayıp yavaş seyreden, dejeneratif bir hastalıktır. Beyinde atrofi gelişir.
Hastalık dünya genelinde yaklaşık 30 milyon kişide görülmekte olup bu sayıya her yıl 5 milyon yeni vaka eklenmektedir. Hastalık, günlük aktivite seviyesini azaltmakta, bellek bozulmasına bağlı
mental işlevleri aksatmakta, kişilik değişikliklerine yol açmakta ve hasta giderek çevresine bağımlı hale gelmektedir. (Sözel ve motor beceri kayıpları gelişmektedir.)
Etyoloji
Hastalığın etyolojisi tam olarak bilinmemekle beraber vakaların %5’inde otozomal geçişli
genetik özelliklerin etkili olduğu görülmüştür.
Risk Faktörleri
-
Hastalığa neden olan etkenler çok sayıda olmasına rağmen en önemli etken ileri yaştır.
-
Kadınlarda görülme oranı erkeklere göre daha fazladır.
-
Bilinç kaybına yol açan kafa travmaları, vasküler sorunlar, kafa çevresinin küçük oluşu, hipotroidi, genetik etkiler, eğitim seviyesinin düşük olması, ailede demans öyküsü varlığı, hipertansiyon, folat eksiklikleri, yüksek ferritin değeri, diabetüs mellitus, enfeksiyonlar, serum demir yüksekliği, menopoz, C reaktif protein yüksekliği, serebrovasküler hastalıklar, down sendromu, nörotoksinler, sigara-alkol kullanımı, major depresyon öyküsü riski arttırmaktadır.
-
Buna karşın fiziksel ve zihinsel aktivite, yüksek eğitim, genetik etkenler, östrojen kullanımı, antioksidan kullanımı, anti-enflamatuar kullanımı, kırmızı şarap tüketimi, akdeniz diyeti alzheimer hastalığında koruyucu faktörlerdir.
Belirti ve Bulgular
Alzheimer hastalığı sinsi başlayan (genellikle 65-70 yaş civarı) ve yavaş ilerleyen özelliktedir. Erken dönemde
bellek bozukluğu en önemli belirtidir. Her hastaya göre belirtiler farklı gelişmektedir.
Başlangıçta
küçük unutkanlıklar,
özel eşyaları kaybetme ve yerini
hatırlayamama, giderek
geçmişe ait bilgileri hatırlayamama, adresi-telefonunun numarasını
unutma,
asosyalleşme görülür.
İlerleyen dönemlerde
demans görülür.
İnkontinans gelişir.
Konuşamaz ve
yutamaz. Son dönemde tam bağımlı hastadır.
Alzheimer Hastalığında Tanı
Öncelikle tanı koymada benzer klinik belirtiler veren hastalıkların dışlanması gereklidir.
Erken tanı koymak çok önemlidir.
Anamnezde hastanın mesleği, eğitimi, soy geçmişi, genel tıbbi, nörolojik, psikiyatrik ve toksik özelliklerinin sorgulanıp değerlendirme yapılması gereklidir.
Nörolojik muayene yapılarak mental durum değerlendirilmeli, nöropsikolojik testler yapılmalıdır. Laboratuvar testlerinden (EEG, MRI’dan) yararlanılmalıdır.
Alzheimer Hastalığının Tedavisi
Günümüzde hastalığın kesin bir tedavisi henüz mümkün değildir. Tedavi ancak hastayı
destekler nitelikte olup
yaşam kalitesini bir miktar arttırmaktadır.
Tedavide antipsikotikler, antidepresanlar ve anksiyolitikler kullanılmaktadır. Hastalığın ilerlemesini durduran ilaçlar üzerinde çalışmalar halen sürmektedir.
Hastalığın mortaliteyi (ölüm oranı) arttırdığı yapılan çalışmalarla doğrulanmıştır. Alzheimer hastalığı hem bireysel hem toplumsal seviyede ciddi boyutları olan bir hastalıktır. Hastalara kapsamlı bakım hizmeti verilmektedir ve bu hasta yakınlarına ve devlet kurumlarına önemli bir ekonomik yük getirmektedir.
Alzheimerde Hemşirelik Bakımı
-
Bakımda temel amaç; günlük yaşam aktivitelerinde destek olmak, sürdürmek, güvenli çevre şartlarını sağlayarak olası travmaları önlemek, hastanın insan onuruna yakışacak şekilde yaşantısını devam ettirmesine yardım etmektedir.
-
Hastalardaki ana sorunlar düşünce süreci bozukluğu, özbakım eksikliği, travma riski ve amaçsızca gezinmedir.
-
Hemşire hastanın mental işlevlerini sürekli olarak değerlendirmelidir. Sağlık ekibinin kendilerini tanıtan yaka kimlik kartı takması gereklidir.
-
Hastanın odasında takvim ve saat bulundurulmalı, sessiz bir ortam sağlanmalıdır. Hastaya mutlaka adıyla hitap edilmelidir. Geçmişi hatırlamasına yardımcı olacak aile fotoğrafları veya bir obje odasında tutulmalıdır. İlgi alanına giren konularda sohbet edilmeli, günlük aktiviteleri planlanarak yapılmalıdır. (Örn: Beslenme, uyku, eliminasyon, vb.) Hastada varolan depresyon ya da suicide girişimleri için yakın takibi yapılmalı, gerekli önlem alınmalıdır. Ajite hastalarda çevresel uyarımlar azaltılmalıdır. Mümkünse aynı sağlık görevlileri (aynı hemşire) hastaya bakım vermeli, ilgilenmelidir.
-
Tam bağımlılıkta ihtiyaçları hemşire tarafından giderilmelidir. Konuşmalarda hastanın anlayabileceği basit ve kısa cümleler tercih edilmelidir.
-
Hastanın eğitimine ailesi mutlaka katılmalıdır. Hasta ve hastalıkla başa çıkmada yakınları zorlanabilir. Aileye destek sağlanmalıdır. Alzheimerlı hastalarda tekrar tekrar aynı soruyu sorma, halisünasyon, ajitasyon, saplantılı düşünceler, amaçsızca gezinmeler, konuşmalarda bozukluk görülür. Aileye hastaya karşı sevecen, samimi davranmaları önerilebilir. Agresiflik ve ajitasyon akşam saatlerinde artabilir. Bu durumda aile ilgisini başka yöne çekmelidir. (Müzik dinletme, masaj vb.)
-
Kaybolma riski olan hastaya tanıtıcı kart veya künye takılmalı, evin çıkış kapısı kilitli tutulmalıdır. Zararlı olabilecek her türlü obje (sivri, delici aletler, çakmak vb.) ortamdan kaldırılmalıdır. Evdeki eşyaların yeri sık sık değiştirilmemelidir, özel eşyalarına hatırlatıcı etiketler yapıştırılmalıdır.
-
İlerleyen dönemlerde destekleyici egzersizler, yardımcı aletler faydalı olur. Aileye psikolojik ve eğitim desteği verilmeli, ilgili dernek ve kuruluşlar hakkında tanıtım yapılıp bilgi verilmelidir.