Sağlık Bilimleri Yüksekokulu - sbyo@gelisim.edu.tr

Hemşirelik (İngilizce)








 Parkinson hastalığı ve hemşirelik bakımı


Parkinson hastalığını ilk kez 1817 yılında İngiliz hekim James Parkinson titrek felç adıyla tanımlamıştır.


Parkinson ikinci en sık görülen sinir sistemi hastalığıdır. Üst beyin sapında bulunan substansiya nigra kara çekirdek hücrelerinin bozukluğuna veya azalmasına bağlı olarak salgılanan dopaminin depolanamaması sonucu hareket bozukluğuna yol açan bir hastalıktır. Hastalık genelde 60 yaşın üzerinde başlar, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Nadir olarak gençlerde de görülebilir. Hastalığın ilerleyişi her hastada farklılık gösterebilir. Başlangıcı sinsi seyreden parkinson hastalığı progresif (ilerleyici) olup belirtilerin başlangıç zamanı tam olarak söylenemez. 

Hastalığın temel belirtileri

Hareketlerin yavaşlığı (bradikinezi) , titreme (tremor) , kasların sertliği (rigidite), duruş (kifoz) ve denge bozuklukları hastalığın temel belirtileridir. Hastalar genellikle titreme (tremor) şikâyeti ile doktora başvururlar. Ellerde para sayma hareketi karakterizedir. Donuk yüz ifadesi, yürürken bir kolun sallanmaması, denge ve duruş bozukluklarına bağlı kamburluk ve düşme, sırt ağrısı, kol ve bacaklarda ağrı ve ağırlık hissi, koku alma duyumunun azalması, yürürken kilitlenme, el yazısının bozulması, gece salya artışı, depresyon, unutkanlık, inkontinanslar (Dışkı – idrar kaçırma), cinsel işlev bozuklukları, artan terleme gece uykuda sayıklamalar, halüsinasyonlar gibi belirtiler görülmektedir. Bazı belirtiler sosyal ortamda daha çok ortaya çıktığı için Parkinson hastalarını sosyal hayattan uzaklaştırır ve depresyona neden olabilir.

Parkinson hastalığının evreleri


1.evre: Belirtilerin yavaş yavaş ortaya çıktığı, vücutta tek taraflı belirtilerin olduğu evredir. Hasta yaşamına desteksiz devam edebilir.
2.evre: Belirtilerin artarak vücudun diğer tarafında da görülmeye başladığı evredir. Mimikler zayıflar ve yüzde donuk ifade (mask face) gelişir. Hasta yaşamına desteksiz devam edebilir.
3.evre: Denge kaybı, refleks kaybının başladığı evredir. Tanı bu evrede konur. Hasta günlük yaşam aktivitelerini yaparken zorlanır.
4.evre: Düşme ve kırıkların geliştiği evredir. Hasta yarı bağımlı haldedir ve dışarıdan yardım almaya başlar.
5.evre: Hafıza kaybının geliştiği evredir. Hasta yakınlarını tanıyamaz hale gelir. Tekerlekli sandalye kullanımı başlar. Ağrıları (Omuzlarda, kol ve bacaklarda, sırtta) artmıştır. Hasta bu dönemde kendi ihtiyaçlarını karşılayamaz ve bakıma muhtaç durumdadır.

Parkinson tanısı koyma: Nöroloji doktoru tarafından klinik muayene ve alınan anemnez ile konulmaktadır. Tedaviyle alınan olumlu yanıt da tanıyı kesinleştirir. Hastalığın olabilecek diğer nedenlerini ortadan kaldırmak için beyin görüntülemesi yapılabilir.

Parkinson hastalığında tedavi yöntemleri


Tedavide amaç beyinde eksilen dopamin maddesini yerine koymaktır. Tedavi bir nörolog ve bir fizyoterapist tarafından yürütülmelidir. İlaç tedavisiyle belirtilerin çoğu hafifletilebilir. İlaç tedavisi kadar fizik tedavi veya egzersizler de sıklıkla yararlı olmaktadır. Özellikle yürüme ve yüzme faydalıdır. Tedavi planlamasında hastanın yaşı, hastalığın evresi, mesleği, sosyal yaşantısı göz önüne alınmalıdır.

Hastalık tedavisinde kullanılan en önemli ilaç Levadopa’dır.  Özellikle tremorun azalmasında oldukça etkendir. Tedavi öncelikle ilaçlarla yapılır, yararı görülmezse cerrahi yöntemlere başvurulur. Bu tedavi için gereken kriterler, hastanın genç veya orta yaşta olması, unutkanlığının olmaması, beyin görüntüleme tetkiklerinin normal olmasıdır. Operasyon kararını nörolog verir, hastayı beyin cerrahisi uzmanına sevk eder.

Cerrahi tedavide stimülasyon pil ameliyatları son yıllarda gelişmiş olup yurdumuzda uygulanan pahalı bir yöntemdir. İlgili beyin bölgesine stereotaksi yöntemiyle girilip bir elektrod yerleştirildikten sonra aynı gün veya bir hafta sonra genel anestezi ile elektrodun kablo uzantısı köprücük kemiğinin aşağısında cilt altına yerleştirilen stimülatör (uyarıcı) aletine bağlanır. Önce yüksek frekanslı uyarı verildikten sonra frekans ayarı yapılır. Piller yaklaşık 5 yıl süreyle kullanıldıktan sonra yenisi küçük bir operasyonla takılır. Böylece ellerdeki tremor giderilir ve hasta günlük aktivitelerini daha rahat yapabilir. (Yemek yeme, diş fırçalama, makyaj yapma, traş olma, giyinme v.b.)

Parkinson hastalığında ana sorun kişinin günlük ihtiyaçlarını yerine getirmede zorluk yaşamasıdır (Öz bakımın yapılamayışı, hareket kısıtlılığı v.b.). Öncelikli hedef bu ihtiyaçların giderilmesi ve hastanın aktif, üretken ve bağımsız olması sağlanmaktır.

Parkinson Hastalığında Hemşirelik Bakımı
  • Ailenin ve hastanın eğitimi bundan sonraki yaşama uyum açısından çok önemlidir.
  • Öncelikle hastaya ve ailesine karşı sabırlı ve hoşgörülü olunmalıdır.
  • Günlük yaşamlarının kolaylaştırılması için çatal, bıçak, kaşık, tabak, bardak gibi kesici ve kırılabilen malzemelerin kolayca tutulabilen ve kırılmayan malzemeden yapılanları kullanmaları sağlanmalıdır.  
  • Denge kaybı ve düşmeler ana sorun olduğundan öncelikle güvenlik önlemleri alınmalıdır. (Örneğin: Banyo zemininde kaymaz taban özelliği, kapı eşiklerinin kaldırılması, tutunma aparatları, kaymaz tabanlı ortopedik terlik – ayakkabı kullanımı, kaymaz halıların kullanımı, yatak kenarlarının kaldırılması, yürüme alanlarında ayağa takılabilecek eşyaların kaldırılması v.b.)
  • Hasta egzersizlerini uygulaması için teşvik edilmeli, düzenli olarak yapmasının faydalarının anlatılmalıdır.
  • İlaçlarının düzenli olarak alınmasının sağlanmalıdır.
  • Aile ile işbirliği kurularak yürüme ve özellikle yüzme aktivitelerine yönlendirilmelidir.
  • Aldığı – çıkardığı takibi yapılmalı, bol sıvı alımı sağlanmalıdır.
  • Motor kaslarını aktive edecek elişi yaptırılmalıdır (İş uğraşı terapisi).
  • Stres faktörü ortadan kaldırılmalıdır (Gerginlik ellerdeki tremoru arttırmaktadır).
  • Göz bakımı, ağız bakımı verilmelidir.
  • İçecekler pipet ile içirilmelidir.
  • Hastanın sosyal faaliyetlere katılımı desteklenmelidir.
  • Hastanın uyku düzenine dikkat edilmelidir.
  • Hasta konuşmaya teşvik edilmeli, kendini ifade etmesi için ortam yaratılmalı, gerekirse konuşma terapisine yönlendirilmelidir.
  • Hemşirelik bakımında hedef hastanın yaşam kalitesini en üst seviye çıkarmak ve kendine yeterli hale gelmesini sağlamaktır.