Sağlık Bilimleri Yüksekokulu - sbyo@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Şikayetleriniz için   İGÜMER
 Sağlık Bilimleri Yüksekokulu - sbyo@gelisim.edu.tr

Fizyoterapi ve Rehabilitasyon








 Nefes Teknikleri


İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Fizyoterapist Çağıl Ertürk, yanlış nefes alışkanlıklarının kandaki oksijen seviyesini ve vücudun ph seviyesini etkilediğini, kas spazmlarına sebep olduğunu ve ardından da bağışıklık sistemini çökerttiğini söyledi.


Yanlış Nefes Almak Bağışıklık Sistemini Çökertiyor
İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Fizyoterapist Çağıl Ertürk, yanlış nefes alışkanlıklarının kandaki oksijen seviyesini ve vücudun ph seviyesini etkilediğini, kas spazmlarına sebep olduğunu ve ardından da bağışıklık sistemini çökerttiğini söyledi.
Ertürk, “Nefes alırken, hem diyafram hem de akciğer solunumu yaparız, fakat günlük hayat koşturmacasında solunum kapasitemizin oldukça az bir kısmını kullanıyoruz. Doğuma kadar annenin fiziksel uygunluğuna göre planladığımız egzersiz programlarını uygularken doğru nefes alışverişini de ihmal etmememiz gerekiyor” diye uyardı.
“Doğru Nefes Kan Seviyesini Düzenler”
Doğru nefes tekniklerinin, gebelerin fiziksel uygunluğunun yanı sıra sinir sistemlerini de aktive ederek rahatlamalarını sağladığını belirten Ertürk, “Doğru nefes kan seviyesini düzenler ve anneyi ruhsal yönden doğum sürecine hazırlar.
Yapılan araştırmalarda, annenin stres kaynaklı salgıladığı hormonların plasenta yoluyla bebeğe geçerek bebeğin ruh sağlığını etkilediği bildirilmiştir. Bugün, takip sürecinde her şeyin yolunda gittiği bir gebelik sürecinde bile bazı anne adaylarının yüksek anksiyete seviyesinden dolayı sezaryen doğumu tercih ettiğini görmekteyiz" dedi.
İGÜ Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Fizyoterapist Çağıl Ertürk,  "Sosyo-ekonomik durum, aile baskısı, eş ile duygu ve düşüncelerin rahatça paylaşılamaması gibi faktörler annenin normal doğuma olan bakışını negatif yönde etkilemektedir. Annede korku semptomu gelişmekte ve anne adayı ‘normal’ doğum yerine sezaryeni tercih edebilmektedir” diye belirtti.
"Masa Başında Çalışırken Doğru Nefes Tekniklerini Kullanmalısınız”
İş yaşamında bütün gün aynı pozisyonda masadan kalkmadan saatlerce çalışmanın postür bozukluklarına sebep olabileceğini dile getiren Ertürk, “Bunun yanında özellikle baş-boyun çevresi kas spazmları ve iş stresi ile bütünleşen gerilim tipi baş ağrılarının olduğunu da görebiliriz. Hâlbuki gün içerisinde belli aralıklarla doğru nefes teknikleri uygulandığında kişinin başta beyni olmak üzere bütün dokularına taşınan kanının oksijen seviyesi yükselir ve bunun sonucunda semptomatik ağrıların, kas spazmlarının, stres seviyesinin ve buna bağlı gastrointestinal problemlerinin ortadan kalktığını görmek mümkündür” dedi.
“NEFES ALIP VERDİĞİMİZİN BİLİNCİNDE DEĞİLİZ”
İnsanı müdahaleci bir canlı olarak niteleyen Ertürk şöyle dedi: “Her şeye, en başta kendi hayatımıza ve hayatımızın seyrine müdahale etmek isteriz. Kimi zaman olaylar karşısında kendimizi akışa bırakırsak kontrolü kaybediyormuş hissine kapılırız. Etrafımızdaki canlı-cansız her şeyi kendi doğrularımıza göre manipüle etmek ve sonunda da arkamıza yaslanıp her şeyin tam planladığımız gibi bittiğini gülümseyerek izlemek isteriz. Fakat öyle ki hayat akışımıza müdahale edebiliyorsak seyrini yavaşlatıyoruz demektir. Bütün bunları yaparken günde kaç defa nefes alıp verdiğimizin bilincinde dahi değiliz.”
İnsanı iyileştirecek olanın nefes ve onun ürünü olan enerji olduğunu vurgulayan Fizyoterapist Ertürk, “Farkındalığımız nereye giderse onun peşinden gider, enerjimizi neye yoğunlaştırırsak; o büyür, güzelleşir ve bize de onun tadını çıkarmak kalır. Farkındalıklı nefes almayı ihmal etmemeliyiz” dedi.